Diğer Sitelerimiz

25000 Veciz Söz
islami bilgiler

#1400

Amel olmadan söz müstakim olmaz. Söz ve amel de niyetsiz istikamet bulmaz.Sünnet'e uygunluk olmadıkça da ne söz, ne amel, ne de niyet istikamete kavuşabilir.

Süfyan-ı Sevri (k.s.)

#1400

Amel olmadan söz müstakim olmaz. Söz ve amel de niyetsiz istikamet bulmaz.Sünnet'e uygunluk olmadıkça da ne söz, ne amel, ne de niyet istikamete kavuşabilir.

Süfyan-ı Sevri (k.s.)

#1647

Gerçek âlimleri arayıp bulmamız gerekiyor. İşte onları fark ettiren bazı alametler:

1-Gerçek âlimler ilimleriyle amel ederler. Sünnet-i seniyyeye titizlikle riayet eder. İstikamet üzere olurlar.

2-İnsanlar onları gördüklerinde Allah’ı hatırlar. Ciddi, mahzun ve ağırbaşlıdırlar. Halleri ile meclislerinde bulunanları şüpheden yakîne, riyadan ihlâsa, dünyaya rağbetten zühde, benlikten alçakgönüllülüğe, düşmanlıktan dostluğa sevk ederler.

3-Sükût etmeyi konuşmaktan daha çok sever, cedelden kaçınır, insanlara taati ve kalpleriyle meşgul olmayı tavsiye ederler.

4-Fetva hususunda tedbirlidirler. Acele etmez, ağır ve çekingen davranırlar. Dinin ana kaynaklarından dayanak bulmuşlarsa cevap verir, aksi halde “bilmiyorum” derler. Eğer kendi ictihat veya reyi sorulursa, daha iyi bilenlere havale ederler.

5-Sahip oldukları ilmi emanet bilir, ona en küçük bir leke bulaştırmadan, gölge düşürmeden kendisinden sonra gelenlere aktarmanın endişesini taşırlar.

6-İlmiyle dünyalık peşinde koşmaz, dünya hayatını iktisat üzere yaşarlar.

7-Kendi sahaları dışında kalan makbul ilimleri küçümseyip yermezler.

8-İnsanları Rabbinin yoluna, salih ameller işleyerek, hikmetle, güzel öğütlerle çağırırlar.

9-Bir ortamda dinin yanlış ve çirkin saydığı bir şey varsa oraya girmez, oradaki faaliyete katılmazlar.

#1647

Gerçek âlimleri arayıp bulmamız gerekiyor. İşte onları fark ettiren bazı alametler:

1-Gerçek âlimler ilimleriyle amel ederler. Sünnet-i seniyyeye titizlikle riayet eder. İstikamet üzere olurlar.

2-İnsanlar onları gördüklerinde Allah’ı hatırlar. Ciddi, mahzun ve ağırbaşlıdırlar. Halleri ile meclislerinde bulunanları şüpheden yakîne, riyadan ihlâsa, dünyaya rağbetten zühde, benlikten alçakgönüllülüğe, düşmanlıktan dostluğa sevk ederler.

3-Sükût etmeyi konuşmaktan daha çok sever, cedelden kaçınır, insanlara taati ve kalpleriyle meşgul olmayı tavsiye ederler.

4-Fetva hususunda tedbirlidirler. Acele etmez, ağır ve çekingen davranırlar. Dinin ana kaynaklarından dayanak bulmuşlarsa cevap verir, aksi halde “bilmiyorum” derler. Eğer kendi ictihat veya reyi sorulursa, daha iyi bilenlere havale ederler.

5-Sahip oldukları ilmi emanet bilir, ona en küçük bir leke bulaştırmadan, gölge düşürmeden kendisinden sonra gelenlere aktarmanın endişesini taşırlar.

6-İlmiyle dünyalık peşinde koşmaz, dünya hayatını iktisat üzere yaşarlar.

7-Kendi sahaları dışında kalan makbul ilimleri küçümseyip yermezler.

8-İnsanları Rabbinin yoluna, salih ameller işleyerek, hikmetle, güzel öğütlerle çağırırlar.

9-Bir ortamda dinin yanlış ve çirkin saydığı bir şey varsa oraya girmez, oradaki faaliyete katılmazlar.

#1979

Tasavvuf yolunun büyüklerinden Haris el-Muhasibî k.s. Hazretleri "Risâletül-Müsterşidîn" adlı eserinde yolumuzun inceliklerini şöyle anlatmıştır:

"Biri gelir, kurtuluşa götürecek ameller işlemenin yolu nedir?" derse şöyle deriz:

-Takva sahibi büyüklerin yolundan ayrılmamak,

-Tasavvuf yolunun adap ve erkânını gözetmek,

-Nefs muhasebesi yapıp gaflete düşmemek,

-İnsanların hakkını gözetmek, adalet ile iş yapmak,

-Eziyet etmekten sakınmak,

-Eldekini başa kakmadan, minnet altında bırakmadan vermek,

-Haset etmeden, herkese karşı güzel davranmak,

-Kanaat sahibi olmak,

-İnsanlara yabancılaşmadan, onlarla tevazulu ilişki kurmak,

-Yalnız kalınca Allah'ın zikri ile meşgul olmak,

-İnsanlara hizmet etmek şevkiyle diğer arzuları kalpten çıkarmak,

-Niyeti Allah'ın rızasına bağlamak,

-Kurtuluşu istikamet yolunda aramaktır."

 







Etiketler